29 Ağustos 2013 Perşembe

I. Selîm

Şîrler pençe-i kahrumdan olurken lerzân
Beni bir gözleri ahûya zebûn itdi felek

Çev.: Aslanlar bile kahrımın pençesinden dolayı titrerken, Felek, beni bir ceylan gözlü sevgiliye aciz etti.

Selîmî (Sultan I. Selîm)


Sultan Veled

Gözümden çıkma kim bu yir sinündür
Binüm gözüm sana yahşı sarâydur

Çev.: Sen hiç gözümden gitme, daima gözümün önünde dur; gözüm senin için güzel bir saraydır.

Sultan Veled


27 Ağustos 2013 Salı

Adnî (III. Mehmed)

'Ârifüz âyîne-i 'âlem-nümâdur gönlümüz
Rüzgârun cünbişinden sanmayun gâfillerüz

Çev.: Biz ilim irfan sahibiyiz, alemi gösteren aynadır gönlümüz; bizi rüzgarın (feleğin, devrin) hareketine uyup gafil olmuş sanmayınız.

Adnî (III. Mehmed)


Dehhânî

Hüsrev-i hûbân iden sen dilber-i şîrîn-lebi
Bî-sütûn-ı 'aşk içinde beni Ferhâd eyledi

Çev.: Sen şirin dudaklı dilberi güzellerin şâhı eden (kudret), beni (de) aşkın sarp kayalıkları içinde Ferhâd eyledi.

Dehhânî


Jean-Léon Gérôme

Jean-Léon Gérôme - Halı Tüccarı
1887


Fuzûlî-i Bagdâdî

Mezârum üzre koyman mîl eger kûyında cân virsem
Koyun bir sâye düşsün kabrüme ol serv-kâmetden

Çev.: Eğer sevgilinin mahallesinde can verirsem mezarıma taş dikmeyin. Bırakın da kabrime taş yerine, o servi boyludan bir gölge düşsün.

Fuzûlî-i Bagdâdî


5 Ağustos 2013 Pazartesi

Feth Ali Şâh Kaçar

Şenîdeem ki be-cân best yâr kıymet-i bûs 
Hezâr cân be-tenem nîst sad hezâr efsûs

Çev.: Duydum ki o sevgili, busenin kıymetini can ile eşit kabul edermiş, yüz binlerce yazıklar olsun ki bedenimde bin canım yok. 

Feth Ali Şâh Kaçar


Saîd Giray Han

Meclise nîzeñ dem ursa negme-i mâhûrdan
Bir nefesdür mürde dil ihyâsı içün sûrdan

Çev.: Meclisimizde, neyzen mahur makamından bir nefes çalsa, o sanki ölü gönülleri diriltmek için Sûr'dan bir nefesdir.

Saîd Giray Han

Muhibbî

Taht-ı keykâvûs ü tâc-ı hüsreve meyl itmezüz
Bendelik çün âsitânunda müyesserdür bana

Çev.: Biz Keykavus'un tahtına da Hüsrev'in tacına da meyletmeyiz; Çünkü senin eşiğinde kölelik bize zor gelmez.

Muhibbî

Pir Sultan Abdal

Pir Sultan’ım arşa çıkar ünümüz
O da bizim ulumuzdur pirimiz
Hakka teslim olsun garip canımız
Dönen dönsün ben dönmezem yolumdan.

Pîr Sultân Abdâl


Mecnûn

Mecnun olup çöle düşmeyeceksen, ne Leyla'yı çağır ne çölü incit.

Mevlânâ Sekkâkî

Aristâlîs u eflâtûn u batlîmûs u câlînûs
'Alî sinâ vü fîlâkûs aristô vü ebû ma'şer

Riyâzî-hişt ü hikmet-rasad iksîr ü uklîdes
Bedî'î vü sanâyî'ni sening tig bilmedi anlar

Çev: Aristalis, Eflatun, Batlamyus ve Galen; İbn-i Sina, Filakus, Aristo ve Ebu Maşer; matematiği çözen, hikmeti gözleyen İksir ve Öklid, güzellik sanatını ve söz ustalığını senin kadar bilmediler.

Mevlânâ Sekkâkî

Necâtî Beg

'Aşk bâzârında bir divâne gördüm çağırır
Leylâ zencirine Mecnûn olmayan uslu değil

Çev.: Aşkın pazarında bir deli gördüm şöyle sesleniyordu: Leyla zincirine Mecnûn olmayan akıllı değildir.

Necâtî Beg

II. Bahadır Şah'ın Son Fotoğrafı

İngilizler tarafından 1857 yılında devleti yıkılan Son Babür Moğol İmparatoru II. Bahadır Şah'ın imparatorluk yıllarındaki portresi ve imparatorluk sonrası...

Ömer Hayyam'dan Bir Rübai

Çev.:
Bizim şarap içmemiz ne keyfimizden,
Ne dine, edebe aykırı gitmemizden,
Bir an geçmek istiyoruz kendimizden:
İçip içip sarhoş olmamız bu yüzden.

Ömer Hayyam

14 Temmuz 2013 Pazar

Zinet Mahal

İngilizler tarafından 1857 yılında devleti yıkılan Son Babür Moğol İmparatoru II. Bahadır Şah'ın eşi Zinet Mahal'in imparatorluk yıllarındaki portresi ve imparatorluk sonrası...


Babür Moğol İmparatorluğu

Babür Moğol İmparatorluğu
Minyatür Resim Sanatı

Feyzî-i Hindî

Ger siyehi çünin büved çeşm-i tü ber helâk-i mâ 
Ez pes-i merg-i âşikân ser meh konend hâkemâ

Çev.: Senin helakimize sebeb olan siyah gözlerinin yarattığı karanlık böyle devam edecek olursa, aşıklar ölümümüzden sonra mezarımızın toprağını, sürme diye gözlerine çekerler.

Feyzî-i Hindî


Mesnevî

بند بگسل باش آزاد اي پسر
Bend bügsil bâş âzâd ey püser
چند باشي بند سيم و بند زر
Çend bâşî bend-i sîm ü bend-i zer
گر بريزي بحررا در كوزۀ
Ger birîzî bahr râ der kûzeî
چند گنجد قسمت يك روزۀ
Çend günced kısmet-i yek rûzeî

Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî

Denizi bir kaseye dökecek olsan, ne kadar sığar? Ancak bir günlük rızk miktarı.
Ey kastı -yahut faydası- hoş olan ve bütün illetlerimizin hekimi bulunan aşk; şad ol.


13 Temmuz 2013 Cumartesi

Mesnevî

هر كه جز ماهي ز آبش سير شد
Herki cüz mâhî zi âbeş sîr şüd
هر كه بي روزيست روزش دير شد
Herki bîrûzîst rûzeş dîr şüd
در نيابد حال پخته هيچ خام
Der neyâbed hâl-i puhte hîç hâm
پس سخن كوتاه بايد والسلام
Pes sühân kûtâh bâyed vesselâm

Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî

Balıktan başkası onun suyuna kandı. Nasipsiz olanın da rızkı gecikti.
Ham ruhlardan olanlar, pişmiş ve yetişkin insanların halinden anlamazlar. O halde sözü kısa kesmek gerektir vesselam.